İçindekiler

Birçok kişi için girişimcilik, günümüz internet rüyasını somutlaştıran bir durumdur. Kim, patron olduğu kendi işini kurmayı, yani düz bir çalışanın sıradan döngüsünden kurtulmayı ve kendi kaderini belirlemeyi düşleyerek günlük iş stresinden kaçınmaz ki?

Ne var ki, yeni girişimciler ve küçük işletme sahipleri için hukuk ve düzenlemelerle başa çıkma konusunda eksiklik yaşayabilirler. Tipik olarak, yeni bir işe atılan işletme sahipleri, daha önceki rollerinde hukuki meselelere pek kafa yormazlar; ancak kendi şirketinizin kontrolünü ele aldığınızda, bu bilgi eksikliği yıkıcı olabilir.

Hukuk bilgisizliği, şirketinizin büyümesini engelleyebilir, sizi, çalışanlarınızı ve müşterilerinizi önemli bir sorumluluk riskine sokabilir ve düzenlemelere tam uyum sağlamazsanız hukuki risklerle karşı karşıya bırakabilir. Bu sebeple, kendi işinizin patronu olma yolunda ilk adımlarınızı atmadan önce, her zaman yüksek ahlaki ve yasal düzeyde kalmak için aşağıdaki dört önemli hukuki soruyu göz önünde bulundurmalısınız.

Şirketim ne isimle anılacak?

Şirketiniz için bir isim belirlemenin risk içermeyen yaratıcı bir çaba olduğunu düşünüyorsanız, yeniden düşünmenizde fayda var. Mevzuatlar, şirketinize ne ismi verebileceğinize ve ne veremeyeceğinize ilişkin kuralları belirlemiştir ve siz bu kurallara uymak durumundasınız.

Ayrıca, şirketiniz için belirlemek istediğiniz isim zaten kullanılıyor veya markalaşmış olabilir ve bu nedenle kullanılamayabilir. Hatta isim başka bir yerde kullanılmıyor olsa bile, başka bir şirketin markalaşmış ismini ihlal edebilir. Bu yüzden, şirketiniz için bir isim seçerken tedbirli olmalısınız.

Bir isme karar verdikten ve şirketinizin bu ismi kullanma hakkına sahip olduğuna karar verdikten sonra, ticari marka koruması aramayı düşünebilirsiniz. Bir ticari marka, şirketinizin ismi için yasal koruma sağlar ve diğer şirketlerin ismi kullanmasını veya işinizi olumsuz etkileyecek şekilde isminizi ihlal etmesini önler.

Ticari marka korumasının hangi tür ticari adlara sağlanabileceği ve sağlanamayacağı hakkında belirli kurallar ve düzenlemeler vardır; eğer bu tür bir yasal koruma arıyorsanız, avukatınıza danışarak seçtiğiniz ismin ticari marka düzenlemelerine uygun olup olmadığından emin olmalısınız.

Hangi Türde Bir Şirket Kurmalıyım?

Girişimci olarak size, muhasebecinize ve avukatınıza yöneltilmesi gereken ilk sorulardan biri, planladığınız iş için en uygun şirket yapısının ne olacağıdır. Cevap, şirketin boyutuna, beklenen nakit akışlarınıza ve gelirlerinize ve taşımak istediğiniz veya taşıyabileceğiniz sorumluluk düzeyine bağlı olacaktır.

Örneğin, vergi yükümlülüklerini minimize etmek isteyen ve tek sahibi olduğu ve orta seviye bir sorumluluk riski taşıyan çok küçük işletmeler için, kişisel şirket kuruluşu en iyi seçenek olabilir.

Daha fazla potansiyel yükümlülük riski alacak ve önemli fiziksel ve diğer varlıklara sahip olan işletme sahipleri için kurumsal yapı daha uygun bir seçenek olabilir.

Girişimcilerin dikkate almak isteyebileceği birkaç başka iş yapı türü vardır; tekrar, avukatınız ve muhasebeciniz, işletmenizin durumuna göre en iyi kararı vermenize yardımcı olabilir.

sadakat kart

İşletmem Yasal mı?

İşletmenizi nerede kurarsanız kurun ve hangi türde olursa olsun, yasal olarak faaliyet göstermek için çok sayıda yasaya uymalısınız. Bir lisansa sahip olmanız gerekebilir veya belirli bir yerde işletmenizi sürdürmek için bir ücret ödemeniz gerekebilir.

Şirketiniz, tüm bu yasaları anlamak ve geçerli kurallar ve düzenlemelere uygun kalmasını sağlamakla yükümlüdür. Bunu yapmamak, şirketinizi ve sizi para cezalarına, cezalara ve diğer hukuki yükümlülüklere maruz bırakabilir; hatta işletmenizin tamamen kapanmasına neden olabilir.

İşinize başlamadan önce, tüm kuralları ve düzenlemeleri belirlemek için deneyimli bir avukata başvurmalısınız. İşletmenizi düzenleyen veya denetleyen hükümet daireleri ile ilişki kurmanız, muhtemelen uzun vadede size yardımcı olacaktır.

Son olarak, kurallar ve düzenlemeler sık sık değişir ve kanunları bilmemeniz bir mazeret olamaz; yasa değişikliklerinin farkında olduğunuzdan ve işinizi hızla bu değişikliklere uyumlu hale getirdiğinizden emin olun.

Ne Düzeyde Sorumluluk Taşıyorum?

Her işletme belirli bir sorumluluk seviyesine tabi olacaktır; yasal olarak sorumlu olduğunuz bir müşteri veya çalışanın başına bir şey gelme ihtimaline karşı hazırlıklı olmalısınız.

Ancak, her işletme farklıdır ve sahipleri çok farklı risk düzeylerine maruz kalabilir; örneğin bir el işi ürünler satan internet sitesi, takviye gıdalar satan bir siteye kıyasla muhtemelen daha az sorumluluk taşır.

Sorumluluk konusunda, şirketinize yönelik riski minimize etmenin en iyi yollarını belirlemek için bir uzamana danışmak elbette faydalıdır. Buna ayıracak bütçeniz yoksa bol bol okuma yapıp, yapacağınız işin uzmanı olun. Bazı durumlarda, uygun iş yapı türünü seçmek, birey olarak hemen hemen tüm sorumluluk riskinizi ortadan kaldırabilir; diğer durumlarda, belirli önlem tedbirlerinin alınması da yararlı olabilir.

Son Düşünceler

Doğru Yolu İzleyin Şirketinizi başarılı kılmak için kalbinizi ve ruhunuzu ona koyacaksınız; bu durumu, doğru yasal soruları sormadan başlamayarak ve kendinizi çeşitli risklere maruz bırakarak boşa harcamayın.

Başından itibaren, şirketinizin adının uygun olduğundan ve çıkarlarınızı korumak için ticari marka olabileceğinden emin olun. İşletmeniz için en uygun yapıyı belirleyin ve ardından bunun tüm yasalar ve yönetmeliklere uygun olduğundan ve bu yapıyı koruduğunuzdan emin olun. İşletmenizin de yasal riski doğru şekilde yönettiğinden emin olun.

Son olarak, işletme sahibi olarak, günlük operasyonlarınızda ortaya çıkan tüm yasal sorulara cevap vermeniz için güvenilir bir avukata sahip olduğunuzdan emin olun. İşletmeniz büyüdükçe, daha karmaşık hukuki sorunlarla karşılaşma ihtimaliniz artacaktır; işletmenizin başarısını ve hayatta kalmasını garanti etmek için gereken her türlü yasal desteğe erişiminiz olduğundan emin olun.

Legalmatic Blog Yazıları